Aktörler aynı roller değişti

Yıllar önce Ertuğrul Sağlam’ın yaşadıklarının aynısı Fahri Tatan’ın başına geldi.



Tek fark, Ertuğrul Sağlam gönderildiğinde Yıldırım Demirören'in Başkan Serdar Bilgili'nin yanında Futbol Şubesi Başkan Yardımcısı, Fahri gönderildiğinde ise başkanlık koltuğunda oturuyor olması.

SAĞLAM FERYAT ETTİ

ERTUĞRUL Sağlam, İsviçre'deki sezon öncesi kampta çalışırken Samsunspor'a gönderildiğini öğrendi ve büyük şok yaşadı. 29 Haziran 2000 tarihli gazetemize açıklamalar yapan Ertuğrul Sağlam, "Bu şekilde gitmeyi istemezdim. En üzüldüğüm şey, bana hiçbir şey söylenmemesi. Olayı son dakikaya kadar sakladılar. Adam yerine konulmadım. Bana sorulmadan pazarlık yapıldı. Olayı yöneticilerimden değil, İsmail Uyanık'tan öğrendim" dedi. Sekiz yıl önce yaptığı açıklamada kendisini yönetimin gönderdiğini belirten Ertuğrul Sağlam, o zamanki teknik direktörü kastederek, "Demek ki Scala'yı aşan şeyler var" ifadesini kullanmıştı. O günkü takım arkadaşı Ali Eren de Ertuğrul Sağlam'ın gönderilmesini şöyle özetlemişti: "Demek ki bugün Ertuğrul'un başına gelenler yarın bizim başımıza gelebilir."


Akşam Gazetesi'nden Ömer Güvenç'in köşe yazısı:

Dün Ertuğrul'a bugün Fahri'ye yarın kim?

Sene 2000... Beşiktaş'ın İsviçre kampı... Başkan Serdar Bilgili; Futbol Şubesi Sorumlusu Yıldırım Demirören...

Kampta çalışmalar devam ederken, haberi olmadan Erman karşılığında "tak sepeti koluna; herkes kendi yoluna" denilen isim, o günün Beşiktaş'ın futbolcusu, bugünün teknik direktörü Ertuğrul Sağlam... O gün Zürih Havaalanı'ndan nasıl gözyaşları içinde gittiği, pardon gönderildiği dün gibi gözlerimin önünde. O gün insafsızca, pervasızca, düşüncesizce gönderilen ben değildim. Ama bu tür gönderilişe, koyun gibi satılışa ve dağ gibi Ertuğrul'un o gün nasıl ezilip büzüldüğüne benim de içim sızlamış, gözlerim dolmuştu. O gün Ertuğrul'a yapılan bugün Fahri'ye yapıldı.

BU SATIŞ YÖNTEMİ DOĞRU MU ACABA?

NORMALİNDE futbolcu satıldığını başkanından, menajerinden veya teknik direktöründen öğrenir. Ama Fahri Konyaspor'a satıldığını telefonuna gelen mesajdan öğrendi. Bir futbolcuyu işime yaramıyor diye satabilirsin; eyvallah, ama bu haber vermeden yapılır mı?

Sinan kardeşim, çekip karşına konuşsan daha insanca, medenice olmaz mıydı?

Normali bu değil miydi?

Veeeee sen Ertuğrul hocam... Aynı insanlık dışı olayı yaşayan sen, nasıl böyle bir şeye izin verdin?

"Satışından haberim yoktu" diyorsan o zaman adama derler ki; sen o takımın teknik direktörü değil misin? Senin haberin olmadan, sana sormadan nasıl futbolcu gönderilir?

Yok haberin varsa, o durumda bir futbolcunun, psikolojik ve moralmen kendisini nasıl hissettiğini bilen ve nasıl tükendiğini gören biri olarak, Fahri'yi karşına alıp konuşmadıysan, o daha da vahim ve acı hocam.

FAHRİ'NİN ADAMLIĞINI KİMSE TARTIŞAMAZ

HİÇBİRİ ile konuşmadım ama şu anda Beşiktaşlı futbolcuların hepsi ne düşünüyor biliyor musun sevgili Sinan, sevgili hocam?

Dün Ertuğrul'a... Bugün Fahri'ye... Yarın bana mı? Olmadı; hem de hiç olmadı... Futbolcunun kalitesi, kapasitesi, yeteneği ne olursa olsun koyun gibi satılmaz. Her şeyin bir raconu var. Benim futbol anlayışıma göre Fahri iyi bir futbolcu. Futbolculuğu için "İyi değil" diyen de olabilir. Saygı duyarım. Ama kime sorarsanız sorun; Fahri'nin adamlığı tartışılmaz. Adam gibi adamdır. Adam gibi adama maalesef adamlık yapılamadı!